Kırık yumurta kırıntı peynir



Seksenler'de evin annesinin kızına meydan okuyuşuna bayıldık. Kendisine 'Hala kırık yumurta mı alıyorsun' iğnelemesi yapan evladına öyle bir çıkış yaptı ki, bizi Altmışlar'a döndürdü:
'O kırık dediğin yumurtalar kekte poğaçada iyi oluyor. Kırıntı peynirler de aynı şekilde. Eğer, bunu yapmasam tek maaşla geçinebilmemiz, mümkün mü?'
Bu sözler, bir hayat felsefesinin dışa dökümü. Eminiz ki, Birol Güven'in çocukluğu ve ilk gençliği bu ışığın aydınlattığı yolda geçti. Tıpkı bizimki gibi. Hali vakti yerinde, dört katlı evi olan bir ortamda büyüdük. Gazoz ve şişe suları kasayla gelirdi. Zeytini, yağı, peyniri aynı şekildeydi. Buna rağmen, Ata Nine'den en aşağıya kadar tutumlu hayat tarzı sürdürüldü. Bayatlayan ekmekler yumurtada kızartılırdı. Sıkıysa tabakta yemek bırakılsın. 'Özel demir maşa' devreye girerdi. Bu yüzden, yemekhanede bile dikkatli davranırız. Ayakkabıya pençe doğaldı. Kot pantolonun arkası aşınınca, cepler aşağıya kaydırılırdı. Yanık bırakılan lambalar, açık unutulan musluklar içimizi cızlatır. Bu tabloyu çizdik diye 'Cimri Aile' sanmayın. İhtiyaç sahibine yardım prensiptir. 'Cebindekini paylaşmak' kuraldır. Sakıp Ağa'nın sevdiği bir ceketini tamir ettirdiğini iyi biliriz. Hatta bunu haberleştiren Fikret Helvacıoğlu birincilik ödülü almıştı. Ahmet Nazif Zorlu, içmeyecekse bardağına su doldurtmaz. Merhum Vehbi Koç, çalışma ofisinden çıkmadan önce, kalan ışıkları elleriyle söndürürdü. Bu da Otuzlar olsa gerek. TRT'nin dizisinden bir bölüm, aldı bizi nerelere götürdü. İyi de oldu.
***
Osman Emin Demir, vakti zamanında gıda güvenliğiyle uğraşmış biri. Son günlerde ortaya çıkarılan 'Yüzde yüz dana skandalları' üstüne uyarıda bulunuyor. Yazdıklarını ana başlıklarıyla aktarmak istiyoruz. Amaç, uyuyanları harekete geçirmek:
1Birçok ambalajın üzerinde yazan 'Tarım Bakanlığı'nın falanca tarih ve nosu' ibaresi yanıltıcı. Zira izin alınan bir ürün, örneğin pişmaniye için geçerli ise aynı atölyede yapılan 'Saray Helvası'nda bu ibareyi kullanmakta mahsur görmüyorlar.
2Çok detaylı laboratuvar incelemelerini gerektiren; yağ, tuz, rutubet, bakteri vb. oranların günlük takibi zaten imkansız. 
3Tüm bu karmaşada medyada çıkan haberler, farkında mısınız köylüyü yani gerçek saf üreticiyi vuruyor. Arılara şeker emdirmekten tutun, nereye kadar. Terk edilen yağhane üretimi sonucu, zeytinyağını rafineride işleten müstahsil şaşırıp kalıyor. Örneğin mandıra yönteminden fabrika üretimine geçemedik ki, peynirde standardı tutturalım. Yoğurtla oynaya oynaya damak tadı bırakılmadı. Süper diye adlandırılan marketlerin bu işte günahları çok. Hele bir GDO çıkardılar ki, aklımız ermiyor. İlgili ve yetkililerden hayır yok. Kaldık biz bize.
***
Genç yorumcu Züleyha'nın yeni albümü 'Benden'. Bu çalışmanın pek çok farklı özelliği var. Anadolu'nun her bölgesinden eserler seçildi. KEDV -Kadın Emeği Değerlendirme Vakfı- ile işbirliği yapıldı. CD, göznuru keseler içinde satılmakta. KALAN Müzik ve Z YAPIM imzası taşıyan albümde ayrıca epey ünlüyü bulacaksınız.
...
Aydınlık Ankara'da matbaa kurmak başta, yeni atılımlarını bir yemekle tanıtacak. Topkapı Eresin Hotel'deki toplantı yarın akşam, saat 19.00'da.


kaynak:http://www.aksam.com.tr/

Yorumlar

Popüler Yayınlar